Tekin Yılmaz açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Akademi, sadece bir meslek ya da kariyer alanı değildir. O, ülkenin entelektüel omurgasını oluşturan bir yapıdır. Bu nedenle, ‘sahte diplomayla akademisyenlik’ gibi iddialar yalnızca bireysel sahtekârlık olarak görülemez. Bu tür gelişmeler, hem eğitim sistemimizin inandırıcılığına hem de kamu kurumlarına duyulan güvene zarar verir.”

Gündeme gelen “400 akademisyenin usulsüz atandığı” iddialarına ilişkin Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin açıklamasına da değinen Yılmaz, her ne kadar söz konusu iddiaların resmi olarak yalanlandığı belirtilmiş olsa da, kamuoyunun hâlâ ciddi bir tereddüt içinde olduğunu söyledi.
“DMM’nin açıklaması süreci teknik açıdan açıklığa kavuşturmuş olabilir ancak mesele sadece sayıların doğruluğu değil, bu tür iddiaların nasıl olup da bu kadar kolay yaygınlık kazanabildiğidir. Demek ki toplumsal hafızada bir güvensizlik var. Bu güvensizlik ise yalnızca inkârla değil, kapsamlı bir şeffaflık ve sürekli denetim anlayışıyla ortadan kaldırılabilir.”

Başkan Tekin Yılmaz, Anahtar Parti olarak bu konuda ilkesel bir duruş sergilediklerini ve konunun siyasi değil toplumsal boyutunun önemine inandıklarını belirtti:
“İstanbul gibi büyük şehirlerde eğitim kurumlarının sayıca çokluğu, denetim ihtiyacını daha da kritik hale getirmektedir. Liyakat esaslı atama süreçlerinin güvenilir sistemlerle yürütülmesi, hem gençlerimizin geleceği hem de akademik itibarın korunması adına vazgeçilmezdir.”

Açıklamanın sonunda, bilgi kirliliğine karşı dikkatli olunması çağrısında bulunan Tekin Yılmaz, şunları söyledi:
“Anahtar Parti Ümraniye İlçe Teşkilatı olarak, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve eğitim sistemimizin itibarının korunması adına gelişmeleri dikkatle takip ediyoruz. Vatandaşlarımızı da yalnızca resmî ve güvenilir kaynaklara itibar etmeye, sosyal medyada dolaşan her bilgiyi doğru kabul etmeden önce sorgulamaya davet ediyoruz.”