“Başbağlar, Unutturulmak İstenen Bir Milli Hafızadır”

Taner Gümüş açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“5 Temmuz 1993’te, Başbağlar Köyü’ne düzenlenen silahlı saldırı sonucunda 33 masum insan şehit edildi; evler, cami, okul yakılarak yok edildi. Bu saldırı, milletimizin kardeşliğine, inancına ve birliğine yönelik kanlı bir mesaj taşıyordu. Ancak bu mesajı kabul etmedik, etmeyeceğiz. Başbağlar Katliamı, bir köyün değil, bir milletin yüreğine kazınmış bir trajedidir.”

“İki Acı Arasında Çifte Standart Kabul Edilemez”

Başkan Gümüş, aynı yıl yaşanan Madımak ve Başbağlar olaylarının anılma biçimleri arasındaki adaletsizliğe dikkat çekti:
“Aynı yıl yaşanan iki vahim olaydan yalnızca birinin sürekli gündeme getirilmesi, diğerinin ise görmezden gelinmesi, toplumsal vicdanda derin yaralar açmaktadır. İnsan canı kutsaldır ve bu kutsallık ideolojiye göre değişemez. Başbağlar’da can veren kardeşlerimiz de en az diğer acıların mağdurları kadar hatırlanmayı, anılmayı ve adalet talep etmeyi hak etmektedir.”

Yeniden Refah Partisi olarak milli vicdanı temsil ettiklerini vurgulayan Gümüş, açıklamasını şu cümlelerle tamamladı:
“Bugün Başbağlar’da yakılan sadece evler değil, yıllarca sessiz bırakılan bir adalet talebidir. Yeniden Refah Partisi olarak bu adalet arayışının ve milli hafızanın takipçisi olmaya devam edeceğiz. Şehitlerimizi rahmetle anıyor, aziz milletimize bir kez daha başsağlığı diliyorum.”