“Gözyaşıyla Geçen On yıllar Artık Geride Kalmalı”

Türkiye'nin onlarca yıldır terörle, acıyla ve kayıplarla sınandığını belirten Tokgöz, artık kalıcı bir toplumsal barışa ihtiyaç olduğunu ifade etti.
“Bu ülkenin gençleri aynı bayrak altında omuz omuza yaşamak isterken, yanlış politikalarla birbirine uzaklaştırıldı. Biz, milletimizin hak ettiği huzur iklimi için samimi adımların atılmasını destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

“Barışın Önü Dış Müdahalelerle Kapanmasın”

Tokgöz, bölgesel barışa dış güçlerin müdahil olmasının süreci sakatladığını ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“ABD’nin Ortadoğu’daki sicili ortadadır. İsrail ise her fırsatta halkları birbirine kırdıracak senaryoların parçası olmuştur. Terörsüz bir Türkiye ideali; ne Pentagon’un masasında ne Tel Aviv’in planlarında yer alabilir. Bu süreç yerli olmalı, milletin vicdanına dayanmalıdır.”

“Şeffaflık Olmadan Güven Olmaz”

Tokgöz, yürütülen sürecin yalnızca belirli aktörlerle değil, toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde yürütülmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Barış iddiası, gizli protokollerle değil; açık, ilkeli ve adaletli diyaloglarla yürütülür. Bugün bu sürece dair en çok ihtiyaç duyulan şey; halkın güvenini kazanacak açıklıktır” dedi.

Toplumda oluşan kutuplaşmanın ve kırılmaların sadece yeni ittifaklarla değil, geçmişle yüzleşerek aşılabileceğini belirten Tokgöz, şu çağrıyı yaptı:
“Seçim dönemlerinde yapılan karalama kampanyaları, kutuplaştırıcı dil, montaj videolar ve iftiralar sadece siyasal etik sorununa değil, toplumsal barışa da darbe vurmuştur. Şimdi sadece tebrikleşmek değil, helalleşmek ve yüzleşmek zamanıdır.”