Başkan Hakan Yazıcı, 2020–2023 döneminde uygulanan düşük faiz politikalarının enflasyonu kontrol altına almak yerine dövize olan talebi artırarak Türk lirasının değer kaybetmesine neden olduğunu belirtti. “Bugün resmi enflasyon oranı %37 civarında gösteriliyor olabilir, ancak pazardaki, çarşıdaki gerçek enflasyon vatandaşın cebinde fazlasıyla hissediliyor” dedi.

Yazıcı, Sakarya’nın üretim potansiyeline rağmen yüksek enflasyonun yarattığı maliyet baskısının işletmeleri zora soktuğunu, tüketici tarafında ise halkın alım gücünü hızla düşürdüğünü vurguladı. “Yoksulluk sınırı 81 bin TL, açlık sınırı ise 24 bin TL’ye ulaşmış durumda. Bu rakamlar, artık geçim değil, hayatta kalma mücadelesinin yaşandığını göstermektedir” ifadeleri kullandı.

Başkan Yazıcı, döviz kurunun baskı altında tutulmaya çalışılmasının ve yüksek faiz uygulamalarının ekonomiyi boğduğunu belirterek, “Türkiye carry trade cennetine dönmüş durumda. Kur korumalı mevduat gibi geçici çözümler dövize olan talebi azaltmak yerine, TL’ye olan güveni daha da zayıflatıyor. Faiz yüksek, yatırım durmuş, kur stres altında; bu denklem ülkeyi ileriye değil, geriye götürür” şeklinde konuştu.

Hakan Yazıcı, Anahtar Parti olarak ekonomik istikrarın yeniden tesisi ve toplumsal refahın artırılması için şu temel çözüm önerilerini sundu:

Şeffaflık ve Kurumsal Güvence: Ekonomik veriler, politikalar ve sonuçlar şeffaf biçimde kamuoyuyla paylaşılmalı, bağımsız kurumlar güçlendirilmelidir.

Faiz ve Kur Politikasının Rasyonelleştirilmesi: Dövize ve faize dayalı yapay denge yerine, üretim ve ihracatı esas alan dengeli politikalar uygulanmalıdır.

Vergi Adaletinin Sağlanması: Vergi sistemi daha adil hale getirilmeli, düşük gelir grupları üzerindeki yük azaltılmalıdır.

Yerli Üretim ve Bölgesel Kalkınma: Sakarya gibi sanayi ve tarım potansiyeli yüksek illerde üretim desteklenmeli, ithalata bağımlılık azaltılmalıdır.

İstihdam ve Üretim Reformları: Genç istihdamı, kadın emeği ve teknolojik üretim desteklenerek sürdürülebilir kalkınma sağlanmalıdır.

Açıklamasının sonunda Başkan Hakan Yazıcı şu değerlendirmede bulundu:

“Sakarya’nın emeğini, üretimini, alın terini değersizleştiren bu ekonomi anlayışı değişmek zorundadır. Anahtar Parti olarak biz, halktan yana, üretimden yana, adaletten yana bir ekonomi inşa etmek için yola çıktık. Türkiye’nin kaderi değişebilir, yeter ki bu irade halktan yana kurulsun. Biz bu iradenin temsilcisiyiz.”