“BARIŞI SABOTE EDENLERİ DEŞİFRE EDELİM”

Karakurt, terör örgütüyle bağlantılı bazı çevrelerin “korucular silah bıraksın, sopa versinler çobanlık yapsınlar” gibi açıklamalarını sert bir dille eleştirdi:
“Bu sözler, milletin ortak yarasına tuz basmaktır. Barışı gerçekten isteyenlerin yapacağı ilk şey, halkı provoke edecek söylemlerden uzak durmaktır. Bunlar barış sürecini baltalamaktan başka bir şey değildir. Yüreğimizin hâlâ kanadığı bir dönemde bu açıklamaların arkasındaki niyeti sorgulamak gerekir.”

“TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL, ZİHNİYET DEĞİŞMELİ”

PKK’nın silah bırakma açıklamasını olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini ancak bunun yeterli olmadığını ifade eden Karakurt, şu ifadeleri kullandı:
“Silah bırakmak elbette önemlidir, ama zihniyet değişmediği sürece bu geçici bir kılıf olur. Bir siyasi parti kapanıp içindekiler başka partiye geçerse ne değişir? Hiçbir şey. Terörün gerçek anlamda bitmesi için şiddeti meşru gören anlayışın da son bulması gerekir. Bu süreci satır aralarına kadar dikkatle takip ediyoruz.”

“BU TOPRAKLARDA AĞLAYAN TEK BİR ANA KALMAMALI”

Genel Başkan Karakurt, konuşmasında toplumsal barışın siyaset üstü bir mesele olduğunu vurgulayarak duygusal bir çağrı yaptı:
“Ben diliyorum ki bu süreç gerçekten samimi olsun. Ne Kürt annesi ne Türk annesi ağlasın. Hiçbir ananın yüreği yanmasın. Bu ülkenin çocukları artık dağlarda değil, okullarda, atölyelerde, tarlalarda yetişsin. Gözyaşı değil, umut çoğalsın. Barış ancak böyle bir anlayışla mümkündür.”

“SİYASET ÜSTÜ BİR DUYARLILIKLA HAREKET EDİLMELİ”

Ana Yol Partisi olarak terörle mücadelenin her zaman arkasında olduklarını belirten Karakurt, “Ama bu mücadele akılla, sabırla, toplumsal duyarlılıkla yürütülmelidir. Birlik, beraberlik ve barış, içi boş sloganlarla değil; adalet, eşitlik ve samimiyetle kurulur. Biz bu yolda üzerimize düşen her göreve hazırız” diyerek sözlerini tamamladı.