“Zeytinlikler Taşınabilir Alanlar Değil, Yaşayan Ekosistemlerdir”

Elvan Öztürk, yasa teklifinde yer alan “zeytin ağaçlarının taşınması” ve “iki katı kadar fidan dikilmesi” yönündeki hükümlerin, zeytinliklerin tarımsal ve ekolojik değerini göz ardı eden yaklaşımlar olduğunu vurguladı:
“Zeytin ağacı yüzyıllara yayılan bir üretim kültürünün taşıyıcısıdır. Onu bulunduğu yerden sökerek başka bir alana taşımak, üretim değerini ve doğal adaptasyon sürecini yok saymak demektir. Zeytinlikler, sayılarla değil, emekle ve zamanla anlam kazanır.”

“Enerji Politikaları Üretim Alanları Üzerinden Yürütülemez”

Öztürk, enerji üretimi gerekçesiyle tarım alanlarının feda edilmesini yanlış bir kalkınma tercihi olarak nitelendirdi ve şu değerlendirmede bulundu:
“Enerji yatırımları planlanırken, tarım ve çevre üzerindeki etkiler bütüncül şekilde analiz edilmelidir. Aksi takdirde, bugün kazanılan enerji kapasitesi, yarın kaybedilen üretim gücüyle telafi edilemeyecek bir bedel haline gelir. Bu yasa, stratejik kaynaklar arasında denge kurmak yerine, tarımı gözden çıkarmaktadır.”

“Anahtar Parti Olarak Toprağın, Üreticinin ve Geleceğin Yanındayız”

Anahtar Parti’nin doğayla uyumlu, üretimi önceleyen ve kamu faydasını esas alan bir kalkınma anlayışı benimsediğini vurgulayan Elvan Öztürk, açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı:
“Zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılması yönündeki bu yasa, ülkemizin tarım politikasında geri dönüşü olmayan yaralar açabilir. Anahtar Parti olarak bizler, bu düzenlemenin iptalini talep ediyor; doğaya, üreticiye ve gelecek kuşaklara karşı olan sorumluluğumuzu yerine getirmeye devam edeceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz.”