“Siyasi Gösteri Değil, Hukuki Süreç Gerekir”

Tümenci, TBMM’de 592 milletvekilinin görev yaptığını hatırlatarak, “Bu vekillerin büyük çoğunluğu ne olup bittiğinden habersizse, ortada milli bir iradeden değil, siyasi bir tasarımdan söz edilebilir. Bu, kabul edilemez bir yönetim anlayışıdır” ifadelerini kullandı. Sürecin gizli yürütülmesinin, Türkiye’nin geçmişte yaşadığı güven krizlerini yeniden derinleştirme riski taşıdığını belirtti.

“Muğla Halkı Adaletle Temellendirilmiş Bir Barış İstiyor”

Tümenci, Muğla’da yaşayan vatandaşların süreci dikkatle izlediğini ve açıklama beklediğini ifade ederek şunları söyledi:
“Barış, sadece suskunlukla değil, adaletle mümkündür. Düşüncenin suç sayıldığı, medya organlarının kapatıldığı, toplumsal taleplerin bastırıldığı bir dönemde barıştan söz etmek, halkın vicdanında yankı bulmaz. Biz Muğla halkının taleplerini Ankara’ya taşıyoruz: Şeffaflık, hesap verebilirlik, hukuk ve eşitlik temelinde bir siyasal yaklaşım.”

“DEM Partili İttifak Söylentileri, Güven Sorununu Derinleştiriyor”

Cumhur İttifakı’nın DEM Parti ile birlikte hareket ettiği yönündeki iddiaların kamuoyunda ciddi bir soru işareti oluşturduğunu belirten Tümenci, “Geçmişte hainlikle suçladığınız yapılarla bugün sessizce iş birliği yapıyorsanız, bunu milletin önünde açıkça konuşmalısınız. Siyaset hesapla değil, ilkelerle yapılır. Aksi halde ülkenin geleceğini ipotek altına alırsınız” dedi.
Tümenci açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Saadet Partisi olarak biz, ilkeli siyaseti savunmaya devam edeceğiz. Şeffaf olmayan, denetime kapalı hiçbir süreci onaylamadık, onaylamayız. Barış olacaksa; bu barış milletin gözü önünde, milletin sesiyle kurulmalıdır.”