Tümenci, yaptığı açıklamada Türkiye’deki ücret politikalarının giderek halkın geçim koşullarından uzaklaştığını ifade etti:
“Bugün asgari ücret, bir ailenin ay sonunu getirmesine yetmiyor. Kira, gıda, ulaşım ve enerji fiyatlarındaki artışlar, çalışanlarımızın emeğini değersizleştiriyor. Asgari ücret artık bir istatistik değil, milletin hayat standardının aynasıdır.”

“Siyasi Karar Değil, Ekonomik Vicdan Gereği”

Tümenci, asgari ücretin belirlenme sürecinin tek taraflı bir siyasi karar olmaktan çıkarılması gerektiğine vurgu yaptı:
“Asgari ücret masası bir pazarlık değil, bir vicdan masası olmalıdır. Bu mesele AK Parti’nin değil, 85 milyonun meselesidir. Milletin mutfağındaki yangını görmeden yapılan her hesap, sosyal adaleti zedeler.”
Saadet Partisi olarak en düşük ücretin, açlık sınırının değil, insanca yaşam koşullarının dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini savunduklarını ifade eden Tümenci, “Ücretler yoksulluk sınırının altında kaldıkça üretim artmaz, bereket azalır, toplumda huzur kalmaz.” dedi.

“Enflasyonun Bedelini Emekçiler Ödememelidir”

Tümenci, mevcut ekonomik tabloda enflasyonun en ağır yükünü çalışan kesimin taşıdığını vurguladı:
“Enflasyonun bedelini ne patron ne iktidar ödüyor; faturayı her zaman emekçi ödüyor. Oysa adil bir ekonomi, emekçinin alın terine göre şekillenir. Bu nedenle asgari ücret en az yüzde 50 arttırılmalı, 33 bin TL seviyesine çıkarılmalıdır. Ancak o zaman millet nefes alabilir.”

“Saadet Partisi, Adil Paylaşımın Teminatıdır”

Cebrail Tümenci, açıklamasının sonunda Saadet Partisi’nin ekonomi vizyonuna da değinerek şu ifadeleri kullandı:
“Bizim hedefimiz, alın terinin hakkını koruyan, üretimi destekleyen, gelir dağılımında adaleti tesis eden bir Türkiye’dir. Asgari ücret meselesi sadece ekonomik değil, ahlaki bir meseledir. Biz Saadet Partisi olarak adil paylaşımın, güçlü ekonominin ve huzurlu toplumun teminatıyız.”