![]() |
Tweet |
“SİYASET AYRIŞTIRMAK İÇİN DEĞİL, BİRLEŞTİRMEK İÇİN VAR”
Çevik, seçim dönemlerinde mezhep ve kimlik üzerinden yapılan tartışmalara tepki gösterdi:
“Türkiye’de hâlâ ‘Sünni, Alevi, Kürt, Türk’ gibi ayrıştırıcı diller siyasette kullanılıyor. Bu en büyük yanlıştır. Siyaset toplumu birleştirmeli. İnsanlar mezhebine, ırkına göre ötekileştirildiği sürece ülke huzur bulamaz.”
“DİN, AHLAK VE ADALET İÇİN VARDIR; PROPAGANDA ARACI OLAMAZ”
Din üzerinden siyaset yapmanın toplumu yıprattığını, hatta bazı gerçekleri manipüle edebildiğini belirten Çevik, son dinin halkın büyük çoğunluğu açısından ötelenemeyeceğini, bunun hem Lozan Antlaşması’nın ruhu hem de genel ahlaki temeller açısından “kırmızı çizgi” olduğunu ifade etti.
Çevik, “İslam ahlaktır” vurgusuyla konuyu şu şekilde detaylandırdı:
“Allah, Peygamberimiz için ‘Sen en büyük hulk/fıtrat/ahlak üzerindesin’ buyurmuştur. Demek ki insan, genel fıtratını güzelleştirmek için çaba sarf etmelidir. Bu fıtrat içinde bütün güzel ve kâmil değerler yaratılırken konulmuştur. Peygamber de ‘Kişi fıtrat üzere doğar, onu sonradan ailesi (çevresi, okul, yönetenler vb.) bozar’ buyurur.
Demek ki ahlak sadece cinsellik ifade etmez. Tek Tanrılık anlayışıyla birlikte her alanda; adalet, eğitim, yönetim ve ekonomide insanî eşitliği ve adil yaklaşımları da kapsar. Toplumdaki hayasızlığın temelinde, ahlakın bütüncül biçimde ele alınmaması yatmaktadır. Uyuşturucuya, kumara, fuhşa yönelen gençliğin, ekonomik dengesizliklerin ve aile travmalarının temelinde eğitimde, adalette ve ekonomide eşitsizlikler vardır. Bu sorunların kaynağı; bencil yöneticiler, vasıfsız eğitimciler, iltimasla yürüyen adalet anlayışı ve paylaşımcı olmayan ekonomi düzenidir. Biz meseleleri yüzeysel biçimde ele aldığımızda, yalnızca sonuca bakarak hüküm veriyoruz ki bu da en büyük haksızlıktır.”
“MİLLİYETÇİLİK İDEOLOJİK KÖRLÜĞE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ”
Çevik, Türkiye’de milliyetçiliğin yıllarca yanlış bir şekilde kullanıldığını belirterek, “Milliyetçilik adeta bir din haline getirildi. İnsanlar manipülasyonlarla birbirine düşman edildi. Devletin görevi, vatandaşları ideolojik kamplara ayırmak değil, adaletle yönetmektir” değerlendirmesinde bulundu.
“YERLİ VE MİLLİ PARTİ HALKIN İÇİNDEN GELEN BİR HAREKETTİR”
Yeni bir siyasi anlayışın zorunlu hale geldiğini vurgulayan Çevik, Yerli ve Milli Parti’nin bu boşluğu doldurabilecek bir kadroya sahip olduğunu ifade etti:
“Biz toplumun içindeyiz, çıkar siyasetine ortak olmadık. Halktan kopuk, eski zihniyetle hareket eden partiler artık milletin derdine çare olamaz. Türkiye’yi ahlak, adalet ve milli değerler üzerine inşa edecek samimi bir hareket şarttır. Biz bu sorumluluğu taşımak için buradayız.”