"ADALETİN SİMGESİ OLMASI GEREKEN KURUMLAR SESSİZ"

Başkan Artar, Devlet Denetleme Kurulu’nun geçmişte önemli başarılar elde ettiğini ancak bugün yolsuzluk, çocuk cinayetleri ve diğer toplumsal sorunlarla ilgili görevini yerine getirmediğini ifade etti:
“2006 yılında, Devlet Denetleme Kurulu (DDK), Hatay’da 146 ihalenin 143’ünü iptal ederek önemli bir yolsuzluk skandalını ortaya çıkardı. Ancak bugün, bu kurumun çocuk cinayetleri, kadın cinayetleri ve yolsuzluklarla ilgili hiçbir adım atmaması, halkın adalete olan güvenini zedeliyor. Eğer DDK görevini yapmayacaksa, yargıda rüşvet iddiaları konuşulacaksa, insanlar adaleti nerede arayacak? Sinan Ateş ve Narin Gül cinayetleri gibi olaylarda asıl faillerin bulunamaması, toplumun adalet sistemine olan inancını her geçen gün törpülüyor.”

"BU ÜLKEDE ADALET, HALKIN UMUDU OLMALI"
Başkan Artar, adaletsizliklerin toplumda yarattığı umutsuzluğu eleştirerek, halkın artık sistemden ümidi kestiğini vurguladı:
“Her gün sahada ‘Bu iş çözülmez, yukarıdakiler zaten her şeyi bağlamış’ diyen insanlarla karşılaşıyoruz. Bu, halkımızın adalet sistemine olan güveninin kaybolduğunu gösteriyor. Ancak biz bu düzenin böyle devam etmesine izin vermeyeceğiz. Adalet, halkın umudu olmalıdır. Milletimiz, hakkını arayabileceği, adalet bulabileceği bir sisteme sahip olmayı hak ediyor.”

"SIĞINMACI KRİZİ TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNİ TEHDİT EDİYOR"
Başkan Artar, Türkiye’nin kontrolsüz sığınmacı politikası nedeniyle büyük bir demografik tehdit altında olduğunu belirtti:
“Suriye krizinin ilk günlerinde mazlum insanlara kucak açtık, evlerimizi paylaştık, insanlık görevimizi yerine getirdik. Ancak bugün, 10 milyona yakın sığınmacı, Türkiye’nin demografik yapısını tehdit ediyor. Genel Başkanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Avrupa Birliği ile geri kabul anlaşmasına yönelik çabaları uygulanmış olsaydı, bu kriz bu noktaya gelmeyecekti. Ancak AK Parti, pragmatist hesaplarla bu anlaşmaları rafa kaldırdı ve kontrolsüz bir göç politikası izledi. Bu durum, ülkemizin sosyal ve ekonomik dengelerini derinden sarstı.”

"DEMOGRAFİK YAPI VE TOPLUMSAL HUZUR TEHLİKE ALTINDA"
Başkan Artar, sığınmacı krizinin ekonomik ve toplumsal dengeleri bozduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
“Türkiye’nin demografik yapısının bozulması, ileride çok daha büyük sorunlara yol açacaktır. Sığınmacıların kontrolsüz bir şekilde yerleşmesi, hem ekonomik yük hem de sosyal uyum açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu sorunun çözülmesi için derhal etkili adımlar atılmalı, geri dönüş politikaları uygulanmalı ve uluslararası anlaşmalar hayata geçirilmelidir.”

"TÜRKİYE’NİN YARINLARINI KORUMAK ZORUNDAYIZ"
Başkan Artar, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Türkiye’nin geleceği, adaletin sağlanması ve kontrolsüz sığınmacı politikasının düzenlenmesi ile güvence altına alınabilir. Biz, Gelecek Partisi olarak, adaletin yeniden tesis edilmesi ve ülkemizin demografik yapısının korunması için çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin hak ettiği huzurlu ve güvenli yarınları inşa etmek için mücadelemizi sürdüreceğiz.” diyerek Gelecek Partisi’nin bu süreçte halkın yanında olmaya devam edeceğini ifade etti.